HÜSEYİN KÖYCÜ
1895-1958
Mehmet Hıfsı Efendi ve Hedise Hanım'ın oğulları,Hüseyin (Köycü) Örtülü( Şenkaya'da )doğmuş olup, babası aslen Artvin'nin Hod(Yukarımaden)köyündendi.
Kendisi;5 yaşında okula başlayıp,birkaç ay gibi bir sürede Kuran-ı Kerim'i hatmetmesi,12 yaşına kadar Arapça,Farsça öğrenmeye başlaması,erken yaşta babasını kaybetmesine rağmen eğitimini ve gelişimini kendi başına sürdürmesi ayrıca 17 yaşında yörenin en büyük köyüne muhtar seçilmesiyle zaten ileride yapacaklarının haberini salmıştı."Koç olacak kuzu koz önünde bellidir;"anlamını gerçekleştiriyordu.
Kağıda döküldüğünde milli mücadele kahramanı bir lider,örnek insan,şair,edip,yazar gibi sıfatlar verilen Hüseyin Köycü, belki de bu sıfatları alacağının,mesleğinin ne olacağının hayalini hiç kurmamıştı.Onu bunlara iten fikirleri ve bu fikirlerini uygulamaya koyma zorunluluğunu kendisinde görmesiydi.Şöyle ki;Atatürk'ün fikir ve eylemlerinde kendisini bulan Köycü,O'nu en iyi anlayan,yorumlayan bir halk önderi olmuştu.
Ama O,asla rastgeleci olmadı.Vatanı zora düştü,savaştı,kahraman oldu.Etrafta cahilliği sezdi;öğrendi sonra da öğretti lider oldu saygı gördü.Yobazlık,gercilik sezdi,yanlış olduğunu bildi,yeniyi,en iyiyi ve doğrusunu getirdi,yetmedi yaşattı.Duydu,araştırdı,bildi ve öğretti.Bilgisini,ışığını,vatan ve millet sevgisini yaymak istedi.Gazete çıkardı.
Köycü'nün aldığı bu sıfatlar,O'na,Türk milletini doğru gördüğü ve de doğru olan çizgiye yaklaştırmak için yaklaştırmak için verdiği çabanın,gösterdiği azmin bir hediyesi olmuştu.
-Köycü'yü anlamak demek,geleceği görmek demekti.
-İnclemek,araştırmak,bilmek,düşünmek,çalışmak ve yapmak demekti.
-Köycü'yü anlamak demek,yeniliklere açık geleneklere saygılı olmak demekti.
-Köycü'yü anlamak demek,iyiliğin hasını,hoşgörüyü,saygıyı,sevgiyi,vatan sevgisini,anne sevgisini bilmek demekti.
Yurt ve ulus sevgisini herşeyin üstünde tutmak gibi özellikleri O'nu anlatanlar tarafından hep dile getirilmektedir.
Ne güzel bir gurur ki;Şenkayalı'lardan ve neslinden nice değerli bilim adamları,nice doktorlar,nice mühendisler,kaymakamlar,öğretmenler,çeşitli kamu görevlileri yetişti,Hepsi de onun ilkelerini kendi yolu bildi.
Köycü sınıfının öğretmeniydi;sınıf,her yaştan halka açıktı.Toplu kalkınmayı kendine ilke edinmiş bir insandı.
Kendini saklı tutmuş bir halk kahramanıydı.Övünmezdi.Türklüğünden başka alçak gönüllüydü.
O toplumdaki her ferdin yerini çok iyi bilendi,öyle ki onlara görevler verir,çalıştırırdı.Kendisi de çalışırdı.Çalışmayı çok sever,boş duranı da boş durmak kadar gereksiz bilirdi.Pastanın eşit bölüştürülmesinden yanaydı.Haksızlık ve yobazlıktan nefret ederdi.Yeniliklere,yeni ve doğru olana dolayısıyla görüşlere açıktı.O bu yüzden toplu karar alınmasından yanaydı.Tek başına hareket etmezdi.Hakka,hukuka son derece saygılı,özgürlük ve eşitliğe önem veren kişiliğini şimdi her vesile ile özümlüyoruz.
Köycü'nün kendi yazdığı oyunları vardı.Her yaştan genci çocuğu piyeslerinde oynatırdı.Geniş ufukluydu;halkı bilgilendirir,onlara ders verirdi,
Çok ender rastlanabilecek böyle bir yeteneği bu kişi,bu genç nasıl elde edebilmişti.Tesadüf olamazdı elbette.Dedemin dedesi Topal Recep Hoca,dedemin babası Mehmet Hıfsı Hoca doğuştan yetenekli geniş yüreklilik,sevgi ve saygı dolu bir kişilik ve İslami ilkeleri yaşamaya geçirmiş Kuran-ı Kerim'i hatmeden zeki insanlarmış.Demek ki dedem Köycü de genetik karakter kazanmış.
"Dil öğren aziz köylüm"dedi,onlara birşeyler anlatmaya çalıştı.
Köycü çok akıllıydı.Neyi nasıl duyuracağını,nasıl öğreteceğini iyi biliyordu.Öyleki;mirası Şenkaya'nın okuma-yazma oranında ülkede başı çekti.
Tarih kitapları,Kurtuluş Savaşı ve devamı yıllarda gericilik ve yobazlıktan çokça bahseder.Ve bunların getirdiği zorunluluklardan Köycü pek etkilenmedi,çünkü o halkın sevgisini kazanmayı bildi.Zararlı gördüğü eylem ve düşüncelerle mücadele etmekten çekinmedi.Öğreterek yaydı,köyü ilçe yaptı.
Köycü'nün gazetesi de vardı.Çok zor şartlarda çıkan aylık bir gezete.Ama elindeki en büyük kozu da bu gazete olsa gerek,Köycü fikirlerini de gazeteye aynen yansıttığı için,gezetenin farkı ortadaydı.Döneminde yörede,eşi benzeri yoktu bu gazetenin.
Kendisi de bunu farkındaydı ve bunları sahip çıkılmasını vasiyetinde bizzat istedi.
Köycü'deki liderlik ruhu bir tek onu ölümünde terk etti,yoksa o hep sınıfta başkandı,öğretmendi.Parti işlerine de el attı;Ufak Parti'yi kurdu ama ömrü yapacaklarına yetişmedi.İstanbul'da hasta yatağında hakkın rahmetine kavuştu.Kozlu Aile Mezarlığı(L adası No:61)nda yatmaktadır.
Köycü'nün maddi mirası Şenkaya'ya verdiği hizmetlerle beraber silinip gider.O'nun insanlığa verdiği mesajlar halen daha biliniyor.Ele aldığı problemler,daha doğrusu o zamanlar kimsenin göremediği ama ileride Türkiye'yi bekleyen gerçekler ortaya çıktı bile ve bundan dolayı O'nun değeri katlana katlana artıyor.
31 Ocak Köycü'nün ölüm yıl dönümü.Bizlere düşen o insanı rahmetle anmak ve diktiği çıtayı yükseltmektir.
Ben doğduğumda(1986)akrabalarımızdan ve babamın doslarından o günlerde otuz kadar telgraf gönderilmiş ve hepsinde de"Küçük Hüseyin'i kutluyoruz,uzun ömür ve başarılarını diliyoruz."diye temennide bulunulmuş.
Hüseyin Köycü ismini taşımamın gururu ve yükümlülüğünün bilincinde olarak kendimi iyi yetiştirmeye çalışıyorum.Hüseyin Köycü'nün evlatlarına nasihatı olan kavramları ki"Erdem,İyilik,Ahlak,Doğruluk bir insanın temelidir." "Müslüman evladı olarak Müslümanlığın şartlarını iyi öğren ve elinden geldiğince yerine getir."gibi vasiyetlerini özümlüyorum.
"Her beldemizde O'nun bir benzeri bulunabilseydi yurdun bugünkü pek çok hasretleri çoktan dindirilmiş olurdu."söylemini Köycü'yü anma programlarında çok duymaktayım.Bence bu özlem temenni olarak kalmamalı.
Şenkaya ve çevresinde olsun,yurdumuzda olsun O'nun bir ölçüde bir benzeri muhakkak vardır diye düşünüyorum.Zamanla Türk toplumunun,Şenkaya şatlarının bu seviyede gelişmesini nelere ve kimlere borçluyuz.
Hüseyin Köycü'nün başarılarında O'na yardımcı olan silah arkadaşlarına,O'nunla bu yolda omuz omuza ilerleyen tüm dostlarına hayatta olanlara en derin sevgi ve saygılarımı sunuyor,ellerinden öpüyorum.Hakkın rahmetine kavuşanları ise rahmetle anıyorum.
Bence onlar da Hüseyin Köycü gibi kıymetli kişiler ve Şenkayalı'lardır.

Torunu, Hüseyin KÖYCÜ
Çukurova Üni. Makine Mühendisliği

.

(1896-1958) : Erzurum-Şenkaya'da doğdu. İlk öğrenimini Hıfzı mahlasıyla şiirler de yazan babası Hafız Muhammet Efendi'den gördü. Hayatını memleketi olan Şcnkaya'ya adadı. "Örtülü" köyünü önce kasaba, sonra ilçe yaptırdı. Şcnkaya ve köylerinin kalkınması ve gelişmesi için didindi durdu. Şenkaya adında bir gazete çıkardı. Bu gazete ile yörenin kültür, eğitim ve folklorünc hizmet yaptı. Şiir, hikâye ve piyesler yazdı.
HAK